ABD-Çin ticaret savaşı yeniden alev aldı, hem de bu kez tarihin en kırılgan noktasında. Washington çiplerle vuruyor, Pekin nadir toprak elementleriyle karşılık veriyor. Bu, yalnızca bir ticaret restleşmesi değil, teknolojik egemenliğin, parasal güvenin ve küresel tedarik zincirinin kaderini belirleyecek bir satranç maçı.
➔Haftaya damgasını vuran gelişme, Çin’in holmium, erbium, thulium ve ytterbium gibi beş nadir toprak elementine daha ihracat lisansı zorunluluğu getirmesiydi.
➔Pekin böylece, zaten Nisan’da sınırladığı yedi elementin yanına beş kritik bileşen daha ekledi.
➔Bu, dünyanın %70’ini madenleyen, %90’ını işleyen Çin’in elindeki en keskin kart.
➔Ve tabi ki Trump’ı çıldırttı. 1 Kasım’dan itibaren Çin mallarına %100 ek gümrük vergisi ve yapay zeka yazılımlarına ihracat yasağı getirdi.
➔Bu, mayıs ayındaki kırılgan ateşkesin sonunu getirdi. ABD'nin Çin'den ithalatı zaten %19 düşmüşken şimdi tam bir kopuşun eşiğindeyiz.
NADİR ELEMENT YOKSA TEKNOLOJİ DE YOK
➔Nadir toprak elementleri, dijital çağın görünmez damarları. F-35 jetlerinden Tesla bataryalarına, 5G ağlarından Nvidia’nın AI çiplerine kadar her kritik üretimin kalbinde onlar var.
➔Neodimyum elektrikli araç motorlarının mıknatısını, erbium fiber optik kabloları, dysprosium rüzgar türbinlerini ayakta tutuyor. Bu elementler olmadan teknoloji çalışmıyor, teknoloji olmadan da küresel ekonomi.
➔Çin’in nadir element kısıtlamaları yalnızca misilleme değil, stratejik bir kontrol ilanı gibi de. ABD’nin çip üstünlüğü, Çin’in element bağımlılığıyla kilitlenmiş durumda.
➔Nadir element arzında %20 daralmanın küresel teknoloji üretimini %15 azaltacağı belirtiliyor. Bu da, yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir GSYH kaybı demek.
➔Pekin, “meşru savunma” diyerek adımını atıyor ama gerçekte oyunun kurallarını değiştiriyor. Teknoloji ve yapay zekanın bir kilidi çipler yoluyla ABD’de ise diğer kilidi nadir elementlerle Çin’in elinde.
➔Elbette Batı ve ABD nadir element üretebilr, Çin de güçlü çipleri yapabilir. Ancak her iki tarafın da belirli bir zamana ihtiyacı var. Yapay zeka yarışı ise çok hızlı, kim öne geçerse önümüzdeki 30-40 yılın teknolojisine yön verecek.
➔Çin ve ABD’nin durumu, oyun teorisindeki iki mahkumun açmazını ve verecekleri kararı akla geliyor.
KÜRESEL SİSTEMİ SARSIYORLAR
➔Adeta ticari terör estiren Trump’ın %100’lük vergileri kısa vadede Çin’in ABD’ye ihracatını %90 azaltabilir ama Amerika’da enflasyonu yükseltip, hanelerin üzerine yeni yükler bindirir.
➔Çin ise iğneyle çalışıyor. Nadir toprak elementleri ihracatını kısarken ihracat pazarını AB ve ASEAN’a doğru kaydırıyor.
➔31 Ekim’de Güney Kore’de yapılması planlanan Trump - Xi zirvesi ise şimdilik askıda.
➔Ancak Trump piyasaların vereceği sert tepkilerden çekinmiş olsa gerek ki, haftaya girerken söylemini giderek yumuşattı ve görüşmeye kapı araladı.
➔ “Rasyonel akıl, dünyanın bir ve iki numaralı ekonomilerine anlaşma varın” diyor. Ama Trump balyozla etrafı yıkıp döküyor, Çin Lideri Xi ise iğneyle sokuyor, karşısındakinin canını fena acıtıyor.
➔ABD çiple saldırıyor, Çin elementlerle savunuyor ama sonuçta iki taraf da küresel sistemi sarsıyor.
➔İki tarafın atacağı adım sadece kendilerinin değil, dünyanın ve piyasaların da geleceğini belirleyecek. Şimdilik bu gelecek tehdit altında ve piyasalar için çok oynak bir dönem başladı.
TİCARET SAVAŞI PİYASALAR İÇİN ZEHİR
➔Normalde piyasalar iddiaya bayılır ama bu sefer ki sanki bahis masası devirir gibi oldu. Küresel piyasalar bu restleşmenin bedelini ağır ödedi.
➔Wall Cuma günü Street %3, Nasdaq %4 gerilerken, Asya borsalarında Hang Seng ve Nikkei %5’lik kayıplarla sarsıldı. Tüm ülkeleri kapsayan dünya borsaları %2 düşerken gelişmekte olan borsalar %0.7 ile sınırlı bir kayba uğradı.
➔Sadece borsalar değil en büyük kayıp kripto varlıklarda yaşandı. Bitcoin sadece Cuma günü %7 düştü, 6 Ekim’deki zirve seviyesine göre de kaybı %17’ye vardı.
➔Tedarik zincirleri kopma noktasına geldi, teknoloji devleri özellikle Nvidia ve ASML Çin’in nadir metal kilidinin baskısını doğrudan hissetti. ➔Ama aynı anda bir kazanan vardı: altın. Ticaret savaşının zehri, altının panzehiri oldu. Ons fiyatı 4.000 doları aşarak yeni rekor kırdı.
ALTIN İÇİN PANZEHİR
➔Gazze’de barış anlaşmasının açıklanması ve kritik eşiğin aşılmasıyla kar realizasyonu yaşamaya başlamışken ticaret savaşı imdada yetişti. ➔4.059 dolarla zirve yapan altının ons fiyatı 3.945 dolara kadar inmişken ticaret savaşının dopingiyle haftayı 4.018 dolardan kapattı ve %3.4’lük prim daha yaptı.
➔Altının bu yıl içindeki artışı, zirve seviyesinde %54.7’ye, hafta kapanışında %53’e ulaştı.
➔Dahası 20 Ağustos’ta 3.311 dolar olan altın 8 Ekim’de 4.059 dolara çok hızlı yükseldi. 35 iş gününe 748 dolarlık artışı veya %22.6’lık yükselişi sığdırdı.
➔Gram altın da TL bazında 5.400 eşiğini geçerek yılbaşına göre %81 arttı.
➔Ticaret savaşına verdiği tepkiyle altın bir kez daha dünya ekonomisinin barometresi haline geldi. Beklentiler ve gelişmeler kötüleştikçe, finansal piyasalarda korku arttıkça, dünya sarsıldıkça altın parlıyor.
SİYAH KUĞUYU GÖRÜR MÜYÜZ?
➔Başarıya giden yolda anlaşmaya mahkum iki taraf için de, işin en zor kısmı, tam çarpışma anı geldi çattı. Bu süreçte piyasalar büyük stresler yaşayabilir, büyük oynaklıklar gösterebilir.
➔Eğer 31 Ekim zirvesi uzlaşmayla sonuçlanırsa borsalar roket gibi yükselebilir ve piyasalar rahatlayabilir. Fakat bu kadar tarihi bir sorunun bir görüşmeyle kısa zamanda çözüme kavuşması iyimserlik olur.
➔İki taraf arasında köprülerin atılması gibi bir durum ortaya çıkarsa dünyayı ekonomik bir nükleer kış bekliyor olabilir. Bu senaryoya düşük ihtimal vermekle birlikte gerçekleşmesi halinde etkisi çok büyük ve kalıcı olabilir. Yani tam bir siyah kuğu etkisi yapabilir.
➔ABD ekonomisi durgunluktan öte daralmaya doğru gidebilir. En büyük darbeyi teknolojiye merkezilik yapan ülkeler ve şirketler alır.
➔Önümüzdeki dönem gidilecek rota netleşebilir. Anlaşmaya kadar teknoloji hisselerinden uzak durulabilir.
STRATEJİK VARLIKLAR
➔Dünyanın bu çatışmalı ortamında altını, nadir toprak elementlerini ve yapay zekanın sıçratacağı enerji tüketiminin daha çok nükleer yatırımlardan karşılanacağından dolayı uranyumu, yeni dönemin stratejik varlıkları olarak saymak gerekiyor.
➔Altın yine kazanan tarafta yer alabilir. Çünkü güvensizliğin zirve yaptığı ortamda güvenilen tek şey, yine güvenin kendisi. Ve o da artık külçeler halinde saklanıyor.
- 1
Paraya fren hazır, gaz kontrollü - 2
Türkiye ve dünyada "altın" çağ - 3
Dezenflasyon etkisi: Dış borçta oran iyi yapı bozuk - 4
Gerçek kurtuluş rekabet gücünde - 5
Altın nereye? - 6
Mesele faiz değil, Fed'in bağımsızlığı - 7
Çift başlı Fed, limoni piyasalar - 8
Konut piyasasında canlanma kalıcı mı geçici mi? - 9
Fed'in kararı: Küçük adım mı, büyük teslimiyet mi? - 10
Değişiklik küçük etkisi büyük