Gizli salgın: D vitamini eksikliği! Vücudu korumak için neler yapılmalı?
Yorgunluk, kas ağrıları ve sık enfeksiyonlar… Belki de nedeni D vitamini eksikliğidir! Güneş ışığından yeterince faydalanamayanlar için, hangi besinlerin bu eksiği telafi edebileceğini ve kış aylarında vücut direncini nasıl artırabileceğinizi haberimizin detaylarında öğrenebilirsiniz.
                Soğuk havalarla birlikte D vitamini üretimi düşüyor. Bu da kemik sağlığından bağışıklık sistemine kadar birçok alanı etkiliyor. Uzmanlara göre, doğru beslenme ve bilinçli güneşlenme alışkanlıklarıyla bu eksiklik önlenebilir. Peki, hangi adımlar atılmalı?
D VİTAMİNİNİN VÜCUTTAKİ GÖREVLERİ
D vitamini, aslında bir hormon gibi çalışan ve vücut sağlığı açısından son derece önemli bir vitamindir. Kalsiyum ve fosfor gibi minerallerin emilimini artırarak kemik gelişimini destekler, bağışıklık sistemini güçlendirir ve enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Aynı zamanda kas fonksiyonlarının düzenlenmesine, kas gücünün artmasına ve hücrelerin sağlıklı şekilde büyüyüp gelişmesine yardımcı olur. D vitamini, sinir sistemi ve beyin fonksiyonlarının da düzgün çalışmasında önemli bir rol oynar.
D VİTAMİNİ NASIL ALINIR?
D vitamini sınırlı sayıda besinde doğal olarak bulunur. Yağlı deniz balıkları, süt ve yumurta sarısı bu kaynaklardan bazılarıdır. Ancak vücudun D vitamini ihtiyacının yalnızca yaklaşık %20’si besinlerle karşılanabilir. Geriye kalan %80’lik kısmı, güneş ışınlarının etkisiyle ciltte üretilir.
D vitamini sentezi için özellikle Mayıs–Kasım ayları arasında, 10.00–15.00 saatleri arasında, yüz, kollar ve bacaklar açık olacak şekilde günde ortalama 15–30 dakika güneş ışığına maruz kalmak gerekir. Ancak her zaman güneşten yeterli oranda faydalanmak mümkün olmadığından, D vitamini eksikliği dünya genelinde oldukça yaygındır. Bu eksiklik özellikle kış aylarında artış gösterir.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNE NEDEN OLAN DURUMLAR
Yetersiz güneş ışığına maruz kalma: Kapalı alanlarda uzun süre bulunmak veya hava kirliliği gibi etkenler, güneş ışınlarının cilde ulaşmasını engeller.
İleri yaş: 70 yaş üzeri kişilerde böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının azalması nedeniyle D vitamini üretimi düşer. Ayrıca, kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirmeleri bu durumu kötüleştirir.
Koyu ten rengi: Ciltteki melanin pigmenti UV ışınlarını emerek D vitamini sentezini azaltır.
Bazı ilaçlar: Epilepsi, tüberküloz veya uzun süreli kortizon kullanımı D vitamininin parçalanmasına neden olabilir.
Obezite: Kapalı kıyafet tercihleri ve düşük fiziksel aktivite, güneş ışığından yararlanmayı sınırlar.
Yetersiz beslenme: Süt ürünleri, balık ve yumurta tüketiminin az olması.
Emilim bozuklukları: Mide ve bağırsak hastalıkları vitamin emilimini olumsuz etkiler.
Kronik hastalıklar: Böbrek ve karaciğer rahatsızlıkları D vitamini üretim süreçlerini bozabilir.
Paratiroid bozuklukları: D vitamini metabolizmasını olumsuz etkileyebilir.
D VİTAMİNİNE GÜNLÜK İHTİYAÇ
Ortalama bir yetişkinin günlük D vitamini ihtiyacı yaklaşık 600 IU civarındadır. Ancak bu miktar yaşa, yaşam tarzına ve sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. Güneş ışığından yeterince faydalanamayan kişiler, bu ihtiyacı besinlerle veya takviyelerle karşılayabilir.
Araştırmalar, cildin doğal D vitamini üretimi için haftada birkaç kez 5–30 dakika kadar doğrudan güneş ışığına maruz kalmanın yeterli olabileceğini göstermektedir. Ancak güneş kremi kullanmadan güneşlenmek, cilt yaşlanması ve cilt kanseri riskini artırabileceğinden dikkatli olunmalıdır.
D VİTAMİNİ KAYNAKLARI
BALIK
Yağlı balık türleri D vitamini açısından en zengin kaynaklardandır. Düzenli olarak tüketildiğinde kemik gelişimini destekler ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
Alabalık: 85 gram pişmiş alabalık, günlük D vitamini ihtiyacının %60’ını (yaklaşık 12 mcg) karşılar.
Somon: 85 gram yabani somon, ihtiyacın %48’ini (383 IU) sağlar.
Sardalya: 100 gram sardalya konservesi, günlük ihtiyacın %22’sini (178 IU) karşılar.
Orkinos: 85 gram orkinos, ihtiyacın yaklaşık %5’ini (40 IU) sağlar.
MANTAR
Bir su bardağı pişmiş mantar, günlük D vitamini ihtiyacının yaklaşık %5’ini (40 IU) karşılar. Güneş veya UV ışığına maruz kalan mantarların D vitamini oranı daha yüksektir. Ancak depolama ve pişirme sırasında bu miktar azalabilir.
SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ
Bazı süt ve süt bazlı içecekler D vitamini ile güçlendirilmiştir. Güçlendirme oranı markaya göre değişir, bu nedenle etiketleri kontrol etmek önemlidir. Düzenli olarak takviyeli süt ürünleri tüketmek kemik sağlığını destekler ve D vitamini eksikliği riskini azaltır.
D VİTAMİNİ TAKVİYELİ TAHILLAR
Kahvaltılık tahılların bazıları D vitamini ile zenginleştirilmiştir. Bu tahıllar, özellikle sabah öğünlerinde pratik bir D vitamini kaynağı sunar. Çocuklar ve yetişkinler için kolayca tüketilebilir ve enerji verici bir besin seçeneğidir.
MORİNA KARACİĞERİ YAĞI
Bir yemek kaşığı morina karaciğeri yağı, günlük D vitamini ihtiyacının %170’ini (yaklaşık 1.360 IU) karşılar. Ayrıca omega-3 yağ asitleri ve A vitamini bakımından da zengindir. Düzenli kullanım, kemik ve kalp sağlığını destekler; ancak yoğun tadı bazı kişilerde mide rahatsızlığına yol açabilir.
YUMURTA
D vitamini yumurta sarısında bulunur. Bir büyük haşlanmış yumurta, günlük D vitamini ihtiyacının yaklaşık %5’ini (43 IU) sağlar. Serbest gezen tavukların yumurtaları, daha fazla güneş ışığına maruz kaldıkları için D vitamini açısından daha zengindir.
D vitamini, kemik sağlığından bağışıklık sistemine kadar birçok hayati süreçte rol oynar. Yetersiz alındığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, dengeli beslenme, yeterli güneşlenme ve gerektiğinde takviye kullanımı ile D vitamini seviyelerini korumak büyük önem taşır.
Görsel Kaynak: shutterstock